Tekrarlı Yutma: Ruminasyon (Geviş Getirme) Bozukluğu
- Psk. Sebile Ecemnaz Kokal
- 22 Eki 2021
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 7 Oca

Prof. Dr. M. Orhan Öztürk ve Prof. Dr. N. Aylin Uluşahin tarafından yazılan "Ruh Sağlığı ve Bozuklukları" kitabında yer alan "Yeme Bozuklukları" bölümünde, DSM-V'de yer aldığı söylenen beslenme ve yeme bozuklukları sıralanmıştır. Kitapta yeme bozuklukları ile ilgili şu cümle geçer: "Yeme bozukluğu tanılarının arasındaki sınırlar çok kesin değildir. Farklı yeme bozuklukları aynı kişide eş zamanlı olarak ya da farklı dönemlerde ortaya çıkabilir." Bu yazımda, DSM-V'te yer alan yeme bozukluklarından biri olan "Ruminasyon (Geviş Getirme) Bozukluğu"ndan bahsedeceğim.
"Ruminasyon" kelimesi, Latince "geviş getirmek" anlamına gelen "ruminare" kelimesinden türetilmiştir. Besinler yutulduktan ve kısmen sindirildikten sonra mide bulantısı, öğürme veya iğrenme göstermeden tekrar ağza alınması ve çiğnenmesi ile karakterizedir. Mide bulantısı söz konusu değildir. Eşlik eden bir mide-bağırsak hastalığına ya da başka bir sağlık durumuna bağlı olarak gelişmez. Ruminasyon, sindirilen gıdaların sindiriminin arttırılmasında; koyun, keçi ve sığır gibi geviş getiren hayvanlarda sindirime yardımcı olan fizyolojik bir süreç iken; insanlarda tekrarlı bir durum halinde görülürse, bu durum "ruminasyon bozukluğu" tanısı altında incelenir. Bu rahatsızlığın başlıca nedenleri arasında "psikososyal çevredeki (özellikle anne ile kurulan bağdaki) yetersizlik" örnek olarak gösterilebilir.
Ebeveyn ile ihmal dolayısıyla kurulamayan bağın getirdiği duygusal yoksunluğu çocuk, uyaran eksikliğini gidermek amacıyla midesindeki yiyecekleri tekrardan ağzına getirerek gidermeye çalışır. Sıkıntı, depresyon ve aksiyetenin bu rahatsızlığın oluşumunu tetiklediği bilinmektedir. Bu bozukluk, sıklıkla gelişimsel/zeka geriliğinin bir sonucu olması ile beraber; genellikle çocuğun kendini yatıştırmak için kullandığı bir yöntem olarak karşımıza çıkar. Ruminasyon şiddetine göre; kilo kaybı, elektrolit dengesizliği, diş minesinde erozyon ve diş kaybı gibi durumlara da sebebiyet verebilmektedir. Sorun tedavi edilmez ve ciddi bir şekle dönüşürse, gelişme geriliği hatta çocuğun kaybı dahi söz konusu olabilmektedir. Diğer yeme bozukluklarına göre daha nadir görülse de bireyin işlevselliğini ciddi bir şekilde azaltabilmektedir.
Ruminasyon bozukluğu için uygulanan "Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT)"de, uygulanan "sistematik duyarsızlaştırma tekniği" sayesinde kişi yaşadığı bu durumundan yavaş yavaş kurtulabilir. Ek olarak; bu yeme bozukluğunun tedavisinde, psikologlardan alınacak psikolojik destek ile birlikte kişinin en az bir beslenme uzmanından destek alması da tedavinin sağlıklı sonuçlanabilmesi açısından son derece önem teşkil eder.